Kimdir

ISAAC NEWTON KİMDİR?

Nesnelerin hareketi, tarih boyunca bilim insanlarının en çok kafa yordukları meselelerden biri olmuştur. Nesnelerin biçimleri ve hareket stilleri fiziğin temel konularından biridir ve bugün bu hareketler hakkında bildiğimiz birçok şeyi yerçekiminin kaşifi olarak da bilinen Isaac Newton’a borçluyuz. Genelde zannedilenin aksine, Isaac Newton’ın dehası tesadüfen düşen bir elmadan ibaret değil.

Isaac Newton Hayatı

Isaac Newton, şüphesiz ki zamanının en büyük bilim insanlarından biridir. Birçok teorisi hâlâ geçerliliğini korumakla birlikte, bugün nesnelerin hareketi ve fizik kuralları hakkında sahip olduğumuz açıklamaların çoğunu 1642 yılında İngiltere’nin Grantham kenti yakınlarındaki bir çiftlikte dünyaya gelen Isaac Newton’a borçluyuz. Newton, 1642 yılında çiftçi bir ailenin oğlu olarak dünyaya geldi.

12 yaşındayken Grantham’daki King’s School’a başladı ve bir süre sonra annesi onu çiftçilik işleriyle ilgilenmesi için okuldan aldı. Fakat Isaac, annesi onu çiftlik ile uğraşıyor zannederken kitaplar okuyor, gökyüzünü inceleyip notlar alıyor ve matematik formülleriyle ilgileniyordu. Daha sonra annesini üniversiteye gitmek için ikna etti ve Cambridge Üniversitesi’ni kazandı.

Bunun yanında 19 yaşındayken bir eczacının üvey kızı olan Miss Storey ile nişanlanmıştı. Ancak Cambridge’de hem okuyup hem okulda çalışmak zorunda olduğu için nişanlısıyla ilgilenemedi ve ilişkisi çabuk bitti. Newton’ın hayatı boyunca bir daha kimseyle birlikte olmadığı ve Miss Storey’yi asla unutamadığı da söylenmektedir. Newton, Cambridge’de Latince ve Antik Yunanca öğrenerek eski Yunan fizikçilerini tanıma şansı buldu.

Bilimsel Çalışmaları

Newton, deneyciliği prensip olarak benimseyen bilim insanları arasında yer alıyor. Bu prensibi doğayı anlamanın ve bilimsel araştırmalar gerçekleştirmenin tek yolu olarak görmüştür. Söz konusu ilkesini Principia kitabının giriş kısmında detaylı bir biçimde açıklamış, olgular gözlemlendikten sonra doğanın yasalarının keşfedilmesi gerektiğini söylemiştir.

Isaac Newton’a yerçekiminin kaşifi olarak ün kazandıran ise kütle çekim çalışmalarıdır. Newton’dan önce Kepler, Dünya’nın eliptik bir düzlemde yer aldığını belirtmiş ancak gezegenlerin nasıl yörüngede kaldığına açıklık getirememişti. Newton, Kepler yasalarının doğru olması durumunda güneş ve diğer gezegenler arasında bir çekim gücü olması gerektiğini savundu. “Elma” ise yalnızca bu kütle çekimin kanıtıydı. Ağaçtan düşen bir elma havada süzülmüyorsa bu durum tabandan gelen bir çekimin ispatı olmalıydı.

Newton, matematik, mekanik ve hareket yasaları alanındaki çalışmalarıyla da devrim yaratmış bir bilim insanı olarak tanınmaktadır. Bununla birlikte beyaz ışığın prizmadan geçtiğinde renkli ışıklara bölündüğünü kanıtlayarak optik biliminde de ciddi bir devrim yarattığını söylemek gerekir.